suleyman zaman
Yaş :
Kayıt tarihi : 22/09/08
Mesaj Sayısı : 4
Nerden :
|
Konu: METALAŞAN İNSAN VE YENİ DÜNYA DÜZENİ Perş. Eyl. 25, 2008 8:13 pm |
|
|
METALAŞAN İNSAN VE YENİ DÜNYA DÜZENİ Yeni dünya düzeni ile birlikte yeni kapitalizmin dünya insanlarına ve buna bağlı olarak ülkemiz insanlarına getirdiği en önemli ilke; insanlığa parasız olarak sunulması gereken tüm hizmetlerin metalaştırılıp parasal bir konuma getirilmesi ilkesidir. Sosyal devlet anlayışının yıkılması, bu işlevin en önemli amacı olmuştur. Sosyal devlet anlayışında; herkese bedava olarak sunulması gereken eğitim, sağlık, ulaşım, çevre gibi hizmetler; Yeni Dünya Düzeninde tamamen uygulama alanından çıkarılıp bu hizmetlerin hepsi paralı duruma getirilmiştir. Öyle ki parası olan yaşasın, olmayan ölsün anlayışı YDD’nin en önemli paradigması (modeli, düşünce kalıpları) olmuştur. Farklı anlayışla toplumcu uygulamaların doğaya aykırı olduğu savını öne süren Post Modernizm (modern ötesi) anlayış; düzeni, uyumluluğu, birlikteliği, bütünlüğü dışlayan; bunun yerine düzensizliği, seçmeciliği, uyumsuzluğu, ayrımcılığı, parçalılığı, dağınıklığı, bireyselliği …savunan bir düşünce akımı olarak ortaya çıkmıştır. Bu görüşlerin YDD’nin dünyaya pompalanmaya başlanmasıyla birlikte ivme kazanması rastlantı olmasa gerekir. YDD anlayışa göre güçlü olan ayakta kalır, güçsüz olan doğal seleksiyona uğrayarak yok olur. Bu söylem Neo Kapitalizmin (yeni kapitalizmin (Merkezi Kapitalizm) özüne uygun bir söylem olduğundan; kapitalist ideologlar bu söyleme (Post Modernist anlayışa) dört elle sarıldılar. Çünkü bu söylemde, eşitlik, paylaşım, dayanışma…vb. gibi toplumsal yararı ve değerleri öne çıkaran toplumcu ve bütüncü kavramlar tu kaka sayılmışlardır. 20. Yüzyılın son çeyreğinde dünya insanlığına sunulan ve uygulamaya konan yeni yaşam tarzının yukarıda açıklanan post-modernist düşüncenin yaşama geçirilmesinin, pratiğe aktarılmasının bir yansıması olduğu görülmüştür. Yeni Kapitalizm (Neo Kapitalizm) ; dünya insanlığına açlık, yoksulluk, sefalet, çevre kirliliği, salgın hastalıklar, fahişelik, cinsel ayrımcılık, çocuk pazarları, hırsızlık, gericilik, insanın yalnızlaşması…gibi olumsuz değerleri varlaştırmış ve kötü yaşam koşulları getirmiştir. Ya da daha önceden var olan bu olumsuzlukların oylumunu arttırmıştır. Yeni Kapitalizm (Yeni Emperyalizm; toprak işgal etme yerine, var olan pazarları ele geçirmeye dönük emperyalizm) vahşi bir yaşam biçimini toplumsal yaşama adeta dayatmaktadır. Toplumda geçerli olan, iyilik, güzellik, doğruluk, barış, dayanışma, dostluk, kardeşlik …gibi insanı insan yapan etik değerleri hiçe saymakta ve bu değerlerin yaşam bulduğu toplumsal ortamı yok etmektedir. Yeni Kapitalizm; her türlü insansal ilişkiyi parasallaştırıp, en değerli şeyleri bile, çıkar ve kazanç anlayışıyla meta (mal) durumuna getirmekten çekinmemektedir. Yani her şeyi kar mantığıyla değerlendirmektedir. YDD’nin en temel ilkesi insanı yalnızlaştırmak ve her şeyden para kazanma ilkesidir. Buna göre parası olan okur, parası olan doktora gider, parası olan iyi bir çevrede yaşar, parası olan güçlüdür, parası olan yaşar…! YDD veya Yeni Kapitalizm parası olana yaşam hakkı tanıyor. Ojenist (elemeci) bir anlayışla seçmeci bir yaklaşım sergiler. Bu duruş bilimsel anlayışı dışlayan, kaderci bir anlayışı yaşama dayatan bir görüştür. İnsan bilincini yok sayan, insanı doğa karşısında güçsüz, edilgen, pısırık, üretimsiz gören bu anlayış olsa olsa bir ilkel anlayışın bir ürün olabilir. Eğitimde fırsat eşitliği gibi bir söylemi banal bulan, doğada eşitlik kavramının olmadığını savunan bu anlayış insanın birikimine, insanın insanlaşmasına karşı koyan bir anlayıştır. Oysa Doğa da bile türler arasında dayanışmayı ve paylaşmayı hemen hemen her ortamda görmek olasıdır. Yeter ki doğru bir gözle bakmasını bilesiniz. İnsan doğal bir varlık olmasına karşın, doğayı değiştiren bir varlıktır. Bunu gizlemek ancak sistem sahiplerinin işi olabilir. Bugün dünya üzerinde yaklaşık 10 milyar insanı doyurabilecek üretim sağlanabilirken; veya onun kaynağı varken; büyük insanlığı kandıran “sistem egemenleri” sadece kendi çıkarları için yalan söylemektedirler. Yeter ki doğayı bilimsel ve teknik anlamda doğru kullanmasını ve üretimi doğru ve planlı yapmasını becerip, üretileni hakça paylaşmasını yapabilelim. Bugün yılda sadece 100 savaş uçağına harcanan parayla dünyada ki tüm açların ortadan kaldırılacağı gerçeği ortada iken, bunu gizlemek hangi görüşün tercihidir!. Yeni Dünya Düzeni insanlığa aykırı bir düzendir. Yeni Dünya Düzeni; insanı mutsuz, edilgen, yoksul ve yalnız koyan bir düzendir. Yeni Dünya Düzeni’nin en temel argümanı en üstün kar’ı sağlamaktır. Özünde kişisel çıkar yatar. Yeni Dünya Düzeni; insani olan her değeri bile metalaştırır (satılık mal durumuna getirir). Yeni Dünya Düzeni, kozmostan (düzenlilikten) değil; kaostan (düzensizlikten) yanadır. Her şeyi metalaştıran bu düzen, insana kan, gözyaşı, mutsuzluk, yoksulluk, yoksunluk, acı, keder…vb. şeylerden başka bir şey getirmemiştir. Bugün dünyanın geldiği duruma bakın, bunları göreceksiniz. Çağdaşlık, gelişmişlik bumudur? İnsanı bulunduğu konumdan daha da geriye götüren bir anlayış, çağdaş anlayış olamaz. İnsanlık bu durumu hak ediyor mu? |
|