hacibektasvelisilivri
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
hacibektasvelisilivri

hacibektasilivri
 
Giriş yapAnasayfaAramaLatest imagesKayıt Ol
Giriş yap
Kullanıcı Adı:
Şifre:
Beni hatırla: 
:: Şifremi unuttum
< class="" height="25">
Arama
 


 Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
Anahtar-kelime
Mayıs 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
  12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  
TakvimTakvim
< class="" height="25">
En son konular
» Hz. Ali'nin DOĞUMU VE NEVRUZ ETKİNLİĞİ
ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimePaz Mart 15, 2009 6:43 pm tarafından

» hz. ali'nin ölüm yıl dönümünü anıyoruz.....
ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimePtsi Ocak 19, 2009 8:46 pm tarafından

» ---;--(@BİTANEM'e@)--;---
ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimePtsi Ocak 05, 2009 11:36 pm tarafından

» EGLENELIM BIRZDA..BULUN BAKALIMM..
ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimePaz Ocak 04, 2009 9:42 pm tarafından

» AŞURE GÜNÜMÜZ
ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimeC.tesi Ocak 03, 2009 12:37 am tarafından

» nerde bu insanlarrrrrrrrr
ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimeÇarş. Ara. 31, 2008 1:45 am tarafından

» UNUTULMAYAN YAR!
ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimeC.tesi Ara. 27, 2008 4:41 pm tarafından

» GÖNÜL MAPUSHANESİ!
ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimeC.tesi Ara. 27, 2008 4:34 pm tarafından

» TANIŞALIM BAKALIM UMARIM MEMNUN OLURSUNUZ...
ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimePtsi Ara. 22, 2008 1:19 am tarafından

Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
< class="" height="25">
Istatistikler
Toplam 21 kayıtlı kullanıcımız var
Son kaydolan kullanıcımız: alican

Kullanıcılarımız toplam 157 mesaj attılar bunda 110 konu
< class="" height="25">
Kimler hatta?
Toplam 2 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 2 Misafir

Yok

[ Bütün listeye bak ]

Sitede bugüne kadar en çok 11 kişi Perş. Eyl. 21, 2023 5:10 pm tarihinde online oldu.
Sosyal yer imi
Sosyal yer imi reddit      

Sosyal bookmarking sitesinde hacibektasvelisilivri adresi saklayın ve paylaşın

Sosyal bookmarking sitesinde hacibektasvelisilivri adresi saklayın ve paylaşın
yeni konular

 

ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA)

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Yazar Mesaj
zübeyde
Admin
zübeyde


Yaş : Kayıt tarihi : 12/09/08 Mesaj Sayısı : 38 Nerden : silivri

MesajKonu: ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA)   ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA) Icon_minitimePtsi Eyl. 15, 2008 12:49 am

Merhaba!...

Merhaba Gül Yüzlü Güzel İnsanlar...
Merhaba Canlarım...

Yetiminin güzel bir eseri ile sizleri selamlamak isterim.
Merhaba Dostlar

Senede bir görmediğim
Dostlar merhaba merhaba
Deste deste dermediğim
Güller merhaba merhaba

Canlar merhaba merhaba
Dostlar merhaba merhaba

Umutlarım oldu yalan
Pınar değil engin talan
Başın taştan taşa çalan
Seller merhaba merhaba

Canlar merhaba merhaba
Dostlar merhaba merhaba

Yetimi'yem belim büken
Ne gül kaldı ne de diken
Bülbülü sineye çeken
Dallar merhaba merhaba

Canlar merhaba merhaba
Dostlar merhaba merhaba


Yetimi : Asıl adı Mehmet Alptekin ( 20 Nisan 1929 Artvin -...)

Yönünü insana dönen, insana kıymet veren, insanca yaşamayı kendine hedef edinen güzel insanlar

Sizleri en içten duygularımla selamlarım.

Okumak, okumak, okumak...

Okumak en güzel dostumuz kitapların dünyasında devri aleme çıkmak, okumak denize açılıp yeni dünyaları keşfetmek, yeni güzellikleri görebilmek gibi güzel bir yolculuk ve yüce bir duygu..

Bilgisayar çağının ulaştığı teknoloji ve internet ortamı okuma zevkimizi daha da kamçıladı. Şimdilerde buna sörf yapmak diyorlar. Su kayağı gibi bir şey pencerelerden pencerelere uzak ellere yolcu olmak, hem de bir tuşla ne büyük bir mutluluk. Ama yine de kitapların verdiği tad bambaşka, onun emek yoğun varlığı, kokusu bambaşka.

Her zaman atasözlerimizin, deyimlerin, yer adlarının, sözcüklerin anlamlarını merak etmişimdir. Kökünün nereden geldiği, ne amaçla söylendiği, fonetik olarak neden bu şekle dönüştüğü başlıca merakımdı. Bir tarihi eserin, bir tarihi olayın, detayları üzerine uzun uzun düşünmek, sormak, sorgulamak, araştırmak, olayın derinine inmek. İşte bu meraktı beni okumaya yönelten.

İnsanlar zengin olmak için yıllarca çalışır. Para, pul, mal, mülk peşinde koşarlar. Bense yıllar öncesinden kısa yoldan zengin olmayı keşfetmiştim. Kimsenin bilmediği ya da az kişinin bildiği şeyleri bilmek benim için zenginlikti. Bilgiye ulaşmak onu hissetmek zenginleşmek bu olsa gerek.

Bilinmeyeni keşfetmek, gizi araştırmak büyük keyif veriyor insana. Bu merakım beynimi, iç dünyamı bazen öylesine sürprizlerle süslüyor ki anlatamam, aldığım hazzı tarif edemem.

Hele siz bir de sonuca ulaşınca görünüz. Farkındalık duygularıyla doluyor insan. İşte zenginlik bu diyorum kendi kendime.

Yazıma başlarken "Merhaba" demiştim. Merhabanın sözcük anlamını merak edenler olmuştur. Kelimenin kökeni konusunda değişik yazılar var ama ortak anlamlar yüklü.

Bir kaynak şöyle diyor : "Merhaba" aslında farsça kökenli olup "benden size zarar gelmez" anlamina geliyor. Rahat olunuz, serbest olun, hoş geldiniz manasında

( http://www.herkez.net/forum/merhaba-anlami-nedir-t31167.html?s=c50e41a60921068a53c1a56bfef274be& )

diğer kaynaklar ise Arapça kökenden geldiğini idda etmektedir.

ünlem(me'rhaba:) "Geniş ve mamur yere geldiniz, rahat ediniz, günaydın, hoş geldiniz" anlamlarında bir esenleşme veya selamlaşma sözü

Merhaba: ünlem (ar. rahat olun yadırgamayın) Günaydın vb. anlamında selamlaşma sözü

( Meydan Larousse cilt 13 Sabah sayfa 411 )

Evet "Benden size zarar gelmez " Ne kadar sıcak ve samimi bir söz değil mi?!. Benden de size zarar gelmez .

Yeter ki her duyduğunuz sözü hemen kabullenmeyin. Sorgulayın, tartın, deneyin ve sonuca varın. Yani muhakeme edici olun. Araştırıcı, sorgulayıcı olun. Araştırmadan, düşünmeden verilen kararlar daima sahibine zarar vermiştir. Ağzınız sütten yanmadan lütfen üfleyerek yeğiniz yoğurdu.

Tekrar dönelim selamlaşma konusuna

İnsanlar birbirleriyle karşılaşınca başlarıyla veya elleriyle işaret ederek yahut şapkalarını vs. çıkararak selamlaşırlar. Her ulus kendi diline göre karşısındaki insanı selamlamaktadır.

"Merhaba" "Hello " "Selamünaleyküm" vs.

Peki selam verirken neden genelde ellerini şapkasının hizasına kadar kaldırmaktadırlar?

Asker selamı dediğimiz selamlar da genelde şapka hizasına sağ elin kaldırılmasıyla verilir. Selam verme nereden gelmektedir? Bu konuları araştıran bilim adamları davranışlarımızın kökenine inmişlerdir.

İnsan davranışlarını inceleyen Sosyal Antropologlar(*) insanların ilk çağlardan bu güne doğadan, doğa olaylarından, vahşi hayvanlardan özellikle de kendi cinslerinden çok korktuklarını gözlemlemişlerdir. Çünkü en çok insanlar insanlara zarar vermişlerdir. Bir birlerine bir şey yapmayacaklarını, ellerinde karşısındaki insana atmak için her hangi bir şey saklamadığını anlatmak için ellerini yukarıya kaldırarak göstermişlerdir. "Benden sana zarar gelmez" " Bak ellerim boş" anlamında işaret dili kullanmışlardır.

Düşünün ki konuşmanın henüz icat olmadığı çok ilkel dönemlerde karşılaşan farklı klanlardan iki ilkel insan aynı hayvanlar gibi içgüdüsel davranışlarla önce bir birine karşılıklı korku verme davranışlarında bulunarak, sesler çıkarırlar. Sonra da bölgesine girdi diye o kişiyi şiddet uygulayarak susturma yoluna giderlerdi. Yıllar içinde alet kullanmayı ve sözcüklerle hitap

etmeyi öğrenen insanlar o zamana kadar diğer kişiye zarar vermeyecegini ifade edebilmek için ellerini özellikle de sag elini göstermek ve barış sağlamak istemişlerdir.

İlkel çağlardan bugüne insanlar selam vererek selam verilen kişiye haksızlığa, saldırıya uğramayacağı güvencesini vermişlerdir. Ne güzel bir gelenek değil mi?!..

Bu güzel gelenekten uzaklaştıkça insanlığımızdan da uzaklaştığımızı düşünüyorum. Şehirleşme ve apartman hayatı, kapitalist çıkarcı zihniyet beynimizin cidarına nüfuz ettikçe bizler de bu güzel geleneğimizi bırakıyoruz.

Bir şiirimle bağlamak istiyorum konumuzu kalın sağlıcakla.


Bileyim İnsan Olduğunu Senin

Sen bugün komşuna selam verdin mi?
Merhaba komşu Günaydın dedin mi?
Hatırını hiç sual eyledin mi?
Bileyim insan olduğunu senin

Komşun aç iken tok yatmadıysan
Dar gününde yardımına koştuysan
Onunla lokmanı da paylaştıysan
Bileyim insan olduğunu senin

Dedikodudan uzakta durduysan
Önce onun hakkını koruduysan
Namusunu sayıp kem bakmadıysan
Bileyim insan olduğunu senin

Irkına rengine hiç bakmadıysan
Din ile mezhebi ayırmadıysan
Her zaman onurunca davrandıysan
Bileyim insan olduğunu senin

Haksızlıklara boyun eğmediysen
Yoksulların hakkını gözettiysen
Vatanını, bayrağını sevdiysen
Bileyim insan olduğunu senin

İsmailim tarihini bildiysen
Bilimin ışığında yürüdüysen
Gerçekleri, doğruyu sö
yle
diysen
Bileyim insan olduğunu senin

(4 Nisan 2008 Cuma 22: 00 İstanbul)


İsmail Aydoğmuş

(*) Antropolojinin alt dallarından biri de Sosyal Antropoloji’dir. Radcliffe Bronw ve Bronislaw Malinowski tarafından yirminci yüzyılda kurulmuş ve geliştirilmiştir. Bu bilim disiplini insan davranışlarının karşılaştırmalı incelenmesi olarak tanımlanabilir. Sosyal Antroploji araştırmalarında toplumsal yapıya ağırlık veren; toplumsal kurumların ve formların sistematik ve karşılaştırmalı araştırmalarını yapan insan davranışlarına yaklaşımın bir boyutunu oluşturur. Ayrıca belirli problemlerin kültür, toplum ve kişilikle ilgili yönünü de inceler

Fiziksel Antropoloji, insanın fiziksel evrimini incelerken sosyal olanı, toplumların yaşam biçimlerini tarihsel ve güncel olarak, içinde yaşamak yöntemiyle araştırır. Tecrübe ve gözlem metoduna dayanan Sosyoloji denen bugünkü müspet bilimin konusu antropoloji gibi insan değil, genel olarak toplumdur

Kültür Antropolojisinin toplumsal olguyu inceleyen bölümü ise Sosyal Antropoloji olarak adlandırılır. Toplumsal olgu denildiğinde genellikle şunlar kastedilir: Sosyal örgütlenme, evlilik adetleri ve örfleri, adetler ve ahlaksal amaçlar, folklor, inanç sistemi, din, dil ve dille düşüncenin ilişkileri vb. Bu dal önceleri ilkel toplumları ele alırdı. Bugün yaşayan kültürleri de inceler.

Sosyal antropolojinin inceleme sahası sosyal davranışlar ve sosyal gruplarda organizasyon ve kültür üniversalleridir ve sosyal antropoloji kültürün teşekkülüne ve değişimine hakim olan kanunları arar.

Sosyal antropologlar diğer konulardan çok, insan toplumlarının sosyal organizasyonunu tayin eden evlilik ve akrabalık ile ilgilenmişlerdir

Sosyal antropoloji kültürün ve toplumun oluşumunun, gelişiminin, farklılaşmasının, değişiminin ve kültürden kaynaklanan sorunlarının ilkel toplumdan günümüz çağdaş toplumu ve kültürüne uzanan tarihsel bir boyut içinde incelendiği ve bu konularda uygulamalı eğitim verildiği bir bilim dalıdır.
Yaşayan kültürü incelemek amacı ile geleneksel köy ve gecekondu toplumlarında araştırmalar yapılır. Alana yönelik bu araştırma çalışmaları değişen aile yapısı ve aile içi ilişkilerini, akrabalık ve soy sistemlerini, gelenek görenekleri, değerler sistemini, kişiliğin oluşmasındaki kültürel etmenler ve çocuk yetiştirme gelenekleri, köy ve gecekondu kadınlarının statü, rol ve değişmelerini kapsayan konular yönünde yapılır. Araştırma konuları geleneksel çağdaş kültüre uzanan geniş bir alanı kapsar.



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hacibektasilivri.forummum.com

ŞAİR İSMAİL AYDOĞMUŞ (MERHABA)

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
hacibektasvelisilivri :: ŞAİRLER VE YAZARLAR -